Alex, Anelka ve Chelsea (1)

4

Saat: 14:11 | Yazar: Burak Doğan

Daha önce bu yazıyı yazmayı planlamıştım ama, Beşiktaş maçı da bu yazıyı destekler hale geldi.. Fenerbahçe istediği gibi oynadı, istediği sonucu aldı ve İnönü'den başı dik ayrıldı. Buda demektir ki, Fenerbahçe artık dişlileri oturmuş, yapmak istediğini sahaya yansıtabilen, yedek kulübeside kaliteli bir takım haline gelmiş. Ama bir gerçek var ki, Alex'in bu takımın herşeyi olduğuda yadsınamaz. belki çok koşmuyor, belki pres yapmıyor ama, O'nun kadar sonuca etki edebilen bir oyuncu hiçbir zaman gelmedi. Oynadığı 140 lig maçında 83 gol ve 83 asist. Ve bu oyuncu bir orta saha oyuncusu.

Fenerbahçe'ye mi gelecek yahu bu adam, ne işi var diyebilenlerin son kez bu cümleleri kurabildiği zamanlarda Türkiye'ye geldi Alex. 4 yıl önce, en büyük transferlerden biri olarak göze çarptı, Ortega'nın açtığı yoldan, yıldızların öncüsü ve en etkilisi olarak Türkiye'ye adım attı. Van Hooijdonk ile sorun yaşadı, Anelka ile sorun yaşadı ama hiçbir zaman kendi performansından ödün vermedi. İlk sezonda 28 gol gibi çok yüksek bir rakamdan sonra, sırasıyla 19 - 20 ve şimdiye kadar attığı 16 gol ile istikrarıda yakaladığını gösterdi.

Bu sene ise, kaptanlık bandını koluna taktıktan sonra, Aziz Yıldırım'ın da ayakta alkışladığını görüp, en büyük desteğide arkasına aldıktan sonra bambaşka bir Alex çıktı ortaya.. Şampiyonlar Ligi'nde 4 gol 6 asist, ligde ise 16 gol 16 asist ile gidiyor. Ama kaptanlığın verdiği gazla mı dersiniz, yeni yaptığı anlaşmanın verdiği gaz mı dersiniz bilemem, Alex bu sene başka bir hırslı oynuyor ve takımını daha büyük başarılara taşıyor.

Bu başarıların altında, elbette R.Carlos'un takımdaki pozitif etkisi ve Zico'nun stajerliğininde önmeli bir katkısı var. Alex kaptan ve Zico'nun yardımcısı. Yani oda biliyor ki istediği transfer yapılacak, takımda o kim isterse o oynayacak. Buda O'na çok büyük bir psikolojik rahatlık veriyor ve sürekli gündemde kalmasını sağlıyor. Ama sırada, Fenerbahçe'lilerin 101 yıldır beklediği şey var. Avrupa'da başarı. Bunun içinde Çarşamaba günü Chelsea ile çok önemli bir karşılaşmaya çıkacak Fenerbahçe. Alex'in elbette her zamanki gibi klasını ortaya koyacağına inancımız sonsuz.

Son olarakta, Alex'in bu sene ne kadar motive olduğuna dair bir anektod var elimde. Beşiktaş maçında önce takım ile toplantı yapmaya gelen Aziz Yıldırım, takımı toplar ve bir konuşma yapar. Konuşma'nın sonunda, Alex'in önderliğinde bütün takıma şampiyonluk için güvendiğini, 11 Mayıs'ta ellerinde kupa ile göreceğine inandığını söyler. Bunun üstüne Alex'de çıkıp, "Başkan bu sene 11 Mayıs'ta sezon bitmeyecek, 21 Mayıs'taki maça kadar kendimizi hazır tutmalıyız" der. Ne kadar gerçekçi tartışılır ama, konsantrasyonu görebilmemiz için çok açık bir cevap..

2. Bölümde de Alex ve Anelka ile beraber Chelsea maçınında önemine değineceğim..

İçeriği beğendiniz mi? Günlerden Bugün'ü Rss olarak ya da E-Mail alarak takip edin! E-mail ile kayıt en üstte!

4 Yorum

  1. yesilsaglikli |

    Valla chelsi'yi elemek hayal gibi bişey ama, Fenerbahçe böle giderse sanki eleyebilir gibi geliyo bana. Biraları, cipsleri hazırladık Çarşambayı bekliyoruz. Rastgele Fenerbahçe

     
  2. Burak Doğan |

    Aynen öyle.. Rastgele Fenerbahçe.. Bize artık desteklemek ve inanmak düşer..

     
  3. kubio |

    #bhv

    Neden hayal olsun ki ? anlamıyorum.Fenerbahçe Sevilla gibi bir takımı eledi.Farzetki 8 takım kuralarında fenerbahçe yerine sevilla olsaydı ve chelsea ile eşleşseydi sonuca ne derdin?

     
  4. Burak Doğan |

    Süper yaklaşım.. gerçekten Sevilla Chelsea karşılaşmasına insanlar çok farklı yorumlar yapabilirdi..

     

Yorum Gönder