Her Kaymakam "Of"taki Gibi Olsa

1

Saat: 11:59 | Yazar: Burak Doğan


Fazla söze gerek yok.. Çalışan, isteyen, bazı şeyleri amaçlayan, başarıya aç ve yaptığı işi hakkıyla yapanları da bazen görebilmek lazım. Elime ulaşan sadece bir zincir mail. Ama yurdum Kaymakamını gelin okuyun.. Görün, örnek alın, şu dünyanın en güzel memleketini cennete çevirmek için elinizden gelenir ardınıza koymayın.. Tutun bişeylerin ucundan..

"Of Kaymakamı"

“Çılgın Türkler” yani mucizevi işler yapan Türkler günümüzde de var tabii... Mesela Of Kaymakamı Tuncay Sonel... Of ile Trabzon arasında çalışan yolcu otobüslerinin arka koltuğuna cepler diktirip içine kitaplar koydurmuş... İnsanlar artık 45 dakikalık yolculuğu kitap okuyarak yapıyor. Başka neler yaptığını şöyle anlatıyor:
- 4 ay önce tayin olduğumda okul öncesi eğitim görebilen çocuklarımızın oranı yüzde 53 idi. Çocuklarını ana okullarına göndermeyen 200 aileye birer beyaz eşya hediye etmemiz büyük teşvik oldu. Oran şimdi yüzde 94. Bu başarıda payı olan 10 öğretmenimizi, Selanik gezisiyle ödüllendirdik. Her okulda, o ayın en çok kitap okuyan öğrencisine bir kitap ve bir altın hediye ediyoruz. Of’ta 3 bin 167 okuma - yazma bilmeyen olduğunu belirledik. ‘Öğren okuma - yazmayı, al altınını, diplomanı’ adını verdiğimiz kampanyamızla, bir yıl içinde bu sayıyı sıfıra indireceğiz. 212 öksüz - yetim çocuğumuz var. Bu yavrularımızdan, anneniz - babanız sağ olsaydı, onlardan en çok ne isterdiniz, konulu bir mektup yazmalarını istedik. O mektuplarda ne yazmışlarsa kendilerine alıp hediye ettik.
- Başka?
- Çay ocaklarına kitaplıklar yaptırıyoruz. 18.30 - 19.00 arası kitap okuma saati olacak. Bunda da altın ödülümüz var. İlçemizde 4 yıllık üniversiteyi kazanan öğrenci sayısını ikiye, üçe katlamaları halinde öğretmenlerimizi İtalya gezisiyle ödüllendirileceğiz...
Tuncay Sonel hakkında söylenen şu: Onun gibi 100 kaymakam olsa ülke kurtulur...
Yazının devamını okuyun...

Üç Haneli RSS Takipçisi Hayali..

2

Saat: 13:00 | Yazar: Burak Doğan


Bundan ortalama iki sene önce, bu blogu yazmaya başlarken, takip etmeye başladığım bloglardaki en önemli kriter RSS takipçi sayısı gibi gelirdi.. RSS takipçisi ne kadar yüksek olursa o kadar önemli ve takip edilesi olurdu benim için..

Haliyle, bir işe girişirken bazı hedeflerde insanın üstüne yapışıveriyor otomatik olarak.. Ne zaman 1000 tekil ziyaretçiyi geçebilirim acaba, ne zaman tekil ziyaretçi ortalamam 1000 kişi olur acaba, Google Adsense'den ilk ödemeyi ne zaman alabilirim acaba, RSS takipçi sayım üç haneyi ne zaman geçer acaba...

1000 tekil ziyaretçiyi zamanında geçtim, 4-5 defa Google'dan ödememi aldım nedenini anlamadığım bir şekilde banlanasıya kadar.. Bu arada, 1000 tekil ziyaretçi ortalamasının aktif bir şekilde yazmadan hayal olduğunu da öğrendim. Tabi herşey zamanla diye düşünüyordum ama, aktif bir şekilde 4 aydır yazmadığımdan ötürü, RSS sayacımın sürekli düşeceğini düşünüyordum.

İlk aylarda düştüde.. 80'lerden 70'lere, 65'lere geldi.. Tamam yazamıyorum ama, sanki göstermem gereken özeni bloguma gösteremiyorum, o da bana kızıyor gibi gelmeye başlamıştı.. Bu sırada Twitter'ımı aktif olarak güncelliyor ve takip de ediyordum o ayrı.. Ama Twitter'da beni rahatsız eden birşey vardı: http://ff.im/ ile başlayan tıklanabilir linkler topluluğu.

Bu friendfeed de ne kadar çok etkilemeye başladı, Twitter, Twitter olmaktan çıktı diye söylene söylene sesli düşünmeye başladım. Ama bir süre sonra yazanların linklerine tıkladıkça aktif konulara eğilim göstermeye başlayıp friendfeed'e üye oldum, "like"layıp, yorum yapmaya bile başladım. Ama bu sefer, ben aynı hataya düşmeye başladım, Twitter kullanıcılarını sanki rahatsız ediyormuşum gibi.. Ama zamansızlığın gözü kör olsun diyerek 1 Temmuz'a kadar bu şekilde devam etme kararı aldım.

Ama sanıyorum ki, üç haneli RSS sayılarına yükselmemin nedeni de friendfeed oldu.. Oradan görüşlerini takip ettiğiniz kişiler veya sizin görüşlerinizi takip eden kişiler ile bağlantıya geçtikçe, "fazla zaman ayırmadan" ama "blogları aktif olarak takip eden kişiler" ile konuşulmaya başlandı ve sitenin "kayıtlı" trafik sayısını yükseltmeye başladı..

21 ay sonra, bugün tarihi bir gün, bugünü de tarihe not düşeyim.. İlk kez RSS kayıtlı okuyucumda üç haneli bir rakam yazıyor.. "102"

Temmuz'dan sonra, askere gidesiye kadar daha aktif bloglamayı, en azından eskisi kadar aktif bloglamayı düşünüyor, hayal ediyorum... Bakalım o günlerde bu inişli çıkışlı trend nerelere götürecek RSS okuyucularını..
Yazının devamını okuyun...